İnsan yüzünün yaşlanması kalıtsal özelliklere, hayat biçimine ve çevresel faktörlere bağlı olarak vakit içinde kırışıklık, gevşeme, sarkma, çöküklük ve cilt yüzeyi değişiklikleri ile kendini gösteriyor. Yüzümüzde oluşan bu değişiklikleri düzeltmek için ameliyatsız estetik uygulamalardan dolgu uygulamaları epeyce yaygın formda kullanılıyor.
Dermal dolgu enjeksiyonlarında en çok kullanılan hyaluronik asit içeren eserler sayesinde deride var olan lakin vakitle azalan hacmin tekrar kazandırıldığını, çizgi ve kırışıklıkların giderildiğini söyleyen Prof Dr Mehtap Çınar bu alanda son devirde dikkat çeken yeni kuşak yüz dolgusu uygulamalarından, COESIXTM teknolojisiyle geliştirilen pırlanta dolgu ile ilgili merak edilenleri anlattı.
Kullanılan dermal dolguların kalitesini belirleyen kimi faktörler ortasında üretim teknolojisi, yan tesir profili, hasta için konforlu olup olmadığı üzere özellikler sıralanabilir. Öte yandan eserlerin Avrupa/Amerika onayları, ülkemizde ruhsatlı olmaları, kolay enjekte edilebilmeleri, az eser ile yüksek dolgu hacmi ve uzun müddetli tesir göstermesi de öbür değerli başlıklar ortasında yer alıyor.
Tüm bu özellikleri taşıyan pırlanta dolgu; İtalya’da üretilen, CE onaylı, hyaluronik asit temelli, biyolojik olarak uyumluluğu yüksek, uygulaması kolay ve inançlı bir dolgu hususu olarak ön plana çıkıyor.
Yaşa nazaran uygulama nokta sayısı belirleniyor
Pırlanta dolgu ile tüm yaş kümelerine uyarlanabilen 3 nokta, 4 nokta ve 8 nokta uygulamaları bu alanda bir yenilik sunuyor. Pırlanta dolgunun bu özelliği sayesinde genç hastalar için 3 nokta, orta yaşlılar için 4 nokta ve ileri yaştaki hastalar için 8 nokta uygulamalarıyla kaybedilen cilt alanlarının tekrar kazanılması, kırışıklıkların giderilmesi ve yüz bölgesinin tekrar şekillendirilmesi mümkün olabiliyor.
COESIXTM teknolojisiyle geliştirilen pırlanta dolguda kullanılan çapraz bağlayıcı casusların (BDDE yahut DVS) konsantrasyonunda artış yapılmadan dolgunun kalıcılık mühleti uzatılabiliyor. Bu teknolojiyi kullanan Skinfill Plus Pırlanta Dolgu birebir vakitte özgür radikallerden müdafaa sağlarken istenilen ölçüde doldurma tesiri ve esneklik sunabiliyor. Pırlanta dolgu, klasik çapraz bağlı dolguların tipik tepkilerini en aza indirerek hastaya konforlu bir uygulama sunuyor. Artmış akışkanlık ve esneklik özellikleriyle tabiplere da uygulama kolaylığı sağlıyor.
