Yaratıcı beyinlerin daha da sınırsız hayal gücüyle anlattığı hikayeler hep animasyon filmlerleridir. Evde televizyon karşısında oturup film izlemeyi seviyorsanız çocukların ve yetişkinlerin en çok beğendiği filmleri sizler için derledik.
Luka
Luka, arkadaşı ALberto ile macera dolu bir yaz geçiren Luka’nın hikayesini konu ediyor. Küçük bir çocuk olan Luka, yaz aylarını İtalyan Rivierası’nda makarna yiyip, tüm gün scooterla gezerek geçirir. Luka bu macera dolu yazını, yeni edindiği arkadaşı Alberto paylaşır. Ancak çok geçmeden ikili hayatlarıyla ilglili önemli bir sırrı keşfeder. Luka ve Alberto, okyanus yüzeyinin hemen altında bulunan başka bir dünyadan gelen deniz canavarlarıdır.
Patron Bebek
Tim 7 yaşında bir çocuktur ve en büyük hayali bir köpek sahibi olmaktır. Ancak günün birinde hayallerine büyük bir darbe iner. Annesi ve babası küçük bir bebeği evlat edinmiştir. Ancak bu bebekte bir gariplik vardır. Sürekli takım elbise giymektedir ve anne-baba etrafta olmadığında akıcı bir aksanla konuşmaktadır. Tim ilk başta ailesinin bütün ilgisini üstüne çeken bu bebekle hiç anlaşamaz. Ancak ikili kısa sürede bir anlaşmaya varır. Küçük bebek aslında bir ajandır ve çözmesi gereken çok önemli bir mesele vardır; Puppy Cop. Yönetim kurulu başkanının hain planlarını bozmak! İkili istese de istemese de bu konuda birlikte çalışmak zorunda kalacaklardır… Seslendirmesini ünlü oyuncular Alec Baldwin ve Steve Buscemi’nin üstlendiği animasyon-komedinin senaryosunu Marla Frazee’nin kitabından Michael McCullers uyarladı. Filmin yönetmenliğini ise Tom McGrath üstleniyor.
Lego
Legolar evreninde geçen filmde, sıradan bir adam olan Emmet, beklemediği bir anda dünyayı kurtaran bir kahraman olma şansını yakalar. Legoların yaşadıkları dünya zorba ve kötücül bir lego tarafından tehdit edilmekte ve parçalarına ayrılmaktadır. Bu yıkımı durduracak kişi ise yanlışlıkla olağanüstü MasterBuilder ile karıştırılan Emmet’tir. Emmet bu talihsiz yanlış anlaşılmayı gidermek yerine kahraman olmayı seçer ve dört kişilik bir ekip kurar. Görevleri ise parçalarına ayrılan evrenlerini birleştirerek yapıştırmaktır. Filmin yönetmen koltuğunu Phil Lord ve Chris Miller paylaşırken seslendirme kadrosunda Chris Pratt, Will Ferrell, Liam Neeson ve Elizabeth Banks gibi yıldız isimler yer alıyor.
Peter Rabbit Kaçak Tavşan
Peter Rabbit: Kaçak Tavşan, ne tür bir tavşan olmak istediğine karar vermeye çalışan Peter’ın hikayesini konu ediyor. Bea, Thomas ve tavşanlar, eğreti bir aile kurar. Ancak ne olursa olsun Peter, afacan olarak adlandırılmaktan bir türlü kurtulamaz. Macera peşinde koşmak için bahçeden ayrılan Peter, sonunda afacan olmasının takdir edildiği bir dünyaya adım atar. Ancak bu sırada korku içinde olan ailesi, Peter’ı bulmak için her şeylerini riske atar. Bu durum üzerine Peter ne tür bir tavşan olmak istediğine karar vermek zorunda kalır.
Moana
Moana Antik Polenezya’da yaşayan bir kabilenin şefinin cesur kızıdır. Güçlü ve korkusuz Moana doğanın içinde büyümüştür ve neşeli bir kızdır. Ancak yarı tanrı Maui tarafından yapılan korkunç bir lanet onun adasına dek ulaşır. Maui tanrıça Te Whiti’nin kalbini çalarak onu kızdırmıştır ve şimdi balıkçılar balık tutamaz olmuş, ekinler yetişmeden solar olmuştur. Ancak Moana bu duruma boyun eğmemeye kararlıdır. Güney Pasifik’ten yola çıkan genç kızın amacı laneti sonlandırmak için yarı tanrıyı bulmak ve ona çaldığı şeyi iade ettirmektir… Daha önce Prenses ve Kurbağa, Define Gezegeni ve Herkül filmlerini birlikte yöneten Disney’in gedikli isimleri John Huske.
Robot Ron Bir Sorun Var
Robot Ron: Bir Sorun Var; yürüyebilen, konuşabilen dijital bir cihaz olan Ron ile arkadaş olan bir çocuğun hikayesini konu ediyor. Dünya, robotlala çocukların yakın arkadaş olduğu bir hale gelmiştir. 11 yaşındaki sosyalleşme sorunu yaşayan bir öğrenci olan Barney’in hayatı da, yürüyebilen, konuşabilen, dijital bir cihaz olan Ron ile karşılaşmasıyla değişir. Ron’un bir takım sorunları vardır ve bu durum üzerine Barney ona birçok şeyi öğretmeye çalışır. Bu süreç onların ikisinin arasında farklı bir bağ oluşmasını sağlar.
Buz Devri
Buzul çağı, dünyaya hüküm sürmeye başlamıştır. Bu ıssız ve korkunç dünyada bir başlarına olan zavallı hayvanlar, bir şekilde hayatta kalmanın yollarını aramaktadırlar. Uzun tüylü, kendi halinde bir mamut; karizmatik ve dişli bir kaplan ve muzır bir rakun, nasıl olduysa bu kaos esnasında bir araya gelmişlerdir. Bu üç birbirinden farklı türe mensup hayvanın odağında ise tek bir mevzu vardır. Buldukları küçük bebeği, insanlara ulaştırıp o bebeğin hayatını kurtarmak…
Raya Son Ejderha
Raya and The Last Dragon, Lumandra’yı kurtarmak için son ejderhanın izini süren yalnız bir savaşçı olan Raya’nın hikayesini konu ediyor. Yıllar boyu Lumandra’nın fantastik dünyasında insanlar ve ejderhalar huzur içinde yaşar. Druun adındaki canavarlar ülkeyi tehdit edince, ejderhalar insanlığın kurtulması için kendisini feda eder. Aradan geçen 500 yılın ardından canavarlar ülkeye geri döner. Onları sonsuza dek durdurmanın tek yolu ise son ejderhanın bulunmasıdır. Yalnız bir savaşçı olan Raya, ülkeyi kurtarmak için sonra ejderhayı bulmak üzere yola koyulur. Bu süreçte Raya, dünyayı kurtarmak için ejderha sihrinden çok daha fazlasının gerekli olduğunu fark eder.
Çılgın Hırsız
Gru adındaki kafası karışık ve kötü yürekli kişinin en büyük hayali dünyanın uydusu Ay’ı ele geçirmektir. Aslında etrafı barış ve huzurla bezeli, renk renk çiçeklerle çevrili, güleryüzlü komşuluk ilişkilerinin sürdüğü bu varoş semtinde sükuneti bozan tek olgu Gru’nun bu hırslı halidir. Bu banliyöde, bu yaşantıyı bozacak bir sır vardır, bu sır Gru’nun kötü emelleridir. Banliyönün en bakımsız ve çirkin evinde yaşayan Gru, küçük köleleri ile birlikte dünyanın kaderini değiştirecek bu planını uygulamaya sokmak için son hazırlıklarını yapmaktadır. Gru, dünyanın uydusu Ay’ı çalmayı kafaya koymuştur bir kere! Üç küçük yetim olan Margo, Edith ve Agnes, bu habis ruhlu adamla karşılaştıklarında ise, hiç kimsenin göremediği bir ayrıntıyı fark ederler: Gru onlar için potansiyel bir baba adayıdır.
Köfte Yağmuru
Alice Harikalar Diyarında’yı aratmayacak kertede fantastik maceralar içeren müthiş bir çocuk kitabından uyarlanan destansı boyutlardaki bu komik film, yiyeceğin gökten yağmur gibi yağdığı bir kasabanın köfteler ve makarnalarla dolu öyküsünü anlatıyor. Hevesli bir mucit olan Flint Lockwood, dünyanın en beceriksiz mucididir. Çünkü şimdiye kadar üretilmiş en tuhaf cihazlardan bazılarının ardındaki çekingen dahi olmasına rağmen elle tutulur hiç bir fayda sağlayamamıştır. Ama Flint’in inadı inattır ve sprey ayakkabılardan, maymun düşüncesi çevirmenine tüm icatları yaşadığı küçük kasabanın başına dert açan büyük başarısızlıklar olsa da Flint insanları mutlu edecek bir şey yaratmakta kararlıdır. Flint’in suyu yiyeceğe dönüştürmek için tasarladığı yeni makinesi kazayla kasaba meydanını yok edip bir roket gibi bulutlara doğru fırladığında, Flint mucitlik kariyerinin sona erdiğini düşünür. Ta ki şaşırtıcı bir şey olana kadar: Gökten çizburger yağmaya başlar. Makinesi gerçekten çalışıyordur! Yemekli hava durumu anında başarı kazanır ve Flint kasabaya kendi deyimiyle ‘tarihin en büyük hava fenomeni’ni incelemeye gelen hava durumu sunucusu Sam Sparks’la arkadaş olur. Ama insanlar büyük bir açgözlülükle daha çok yemek istediklerinde, makine garip davranmaya başlar ve makarna kasırgaları ve dev köfteler üretir. Şekerleme dağlarının ve kavun dalgalarının altında gömülmek üzere olan kasabanın kaderi, Flint ve Sam’in uzmanlık alanlarını birleştirerek makineyi durdurup her şeyi yoluna koymalarına bağlıdır.