ABD’li yazar John Gray’in “Erkekler Mars’tan kadınlar Venüs’ten” kitabında da vermek istediği mesajda olduğu gibi kadın ve erkek iki farklı dünyada yaşıyor.
Kitaptaki anlatıma göre erkekler Mars’ta, kadınlar da Venüs gezegeninde yaşarken oldukları yerden aynı anda Dünya’ya bakıyorlar ve birlikte yaşamayı deneyimlemek için Dünya’ya iniyorlar. Kadınlar ve erkekler Dünya’da birlikte yaşamaya başlıyorlar ama eski alışkanlıkları, tepkileri, anlayışları ve önyargıları çakışmalara yol açıyor. Her çakışmada durup karşı cinsin neden farklı hareket ettiğini düşünüyorlar. Nedeni basit. Çünkü iki cins de başka dünyadan geliyor.
Kadınlar sorunlarını çözerken konuşma yanlısı bir tutum sergilerken iken erkekler ise önce susmayı, düşünmeyi, değerlendirmeyi ve daha sonra bir karar vermeyi tercih ediyor.
Bu farklı iki yaklaşım iki cinsin de sorunu çözme sürecine zarar veriyor. Halbuki bilseler karşı cinsin başka gezegen geldiğini ve buna göre tavır gösterseler, sorunlarını daha kolay atlatabilecekler.
Kadınların sorunlarını konuşarak çözüyor demiştik. Çünkü aslında sorunu çözmeseler de böyle yaparak sağıtıyorlar. Konuşarak rahatlıyorlar. Kendilerini anlatmak çabası karşılık görsün istiyorlar. Aslında beklentileri çok düşük ama dinlenmedikçe artan konuşma ısrarları ilişkiye yara veriyor.
Kadın ve erkek şunu bilmeli ki olaylara bakış açısı, beklenti ve eylemleri birbirinden farklı. Her olayda aynı iletişim başarısını göstermek, her harekette mantık aramak yerine ilişkiye ve karşısındakine güvenerek zaman vermek gerek.
Yoksa çok iyi giden bir birliktelik yine iyi gidecekken bir iletişim kazasına uğrayarak yara alabilir.
Bu nedenle “Erkekler Mars’tan kadınlar Venüs’ten” mesajının algılanmasını ilişkilerde bir dönüm noktası niteliğinde olduğunu düşünüyorum.
Sizi de böyle düşünmeye davet ediyorum. Sizi bir parça rahatlacak ve zaman kazandıracak bence.